Çocukluk Çağı Obezitesinde Büyük Tehlike: Hareketsizlik ve Yanlış Beslenme Alışkanlıkları
Son yıllarda çocuklarda hızla artan obezite sorunu, hem fiziksel hem de psikolojik sağlık açısından büyük bir risk oluşturuyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Başkülekçi, çocukluk çağında görülen obezitenin giderek yaygınlaşan ve ciddi sağlık sorunlarına neden olan bir durum olduğunu belirterek, aileleri bu konuda uyardı.
Başkülekçi, obezitenin yalnızca yetişkinleri değil, çocukları ve gençleri de etkileyen en önemli sağlık sorunlarından biri olduğunu vurguladı. Obezitenin, vücutta sağlığı bozacak ölçüde aşırı yağ birikmesi olarak tanımlandığını belirten uzman, genetik, fizyolojik, sosyokültürel ve çevresel faktörlerin yanı sıra beslenme alışkanlıklarının da bu duruma neden olabileceğini açıkladı.
Hareketsiz Yaşam Tarzı Obeziteyi Tetikliyor
Çocukluk çağında obezitenin en önemli nedenlerinden birinin hareketsizlik olduğunu ifade eden Başkülekçi, özellikle günümüzde teknolojiyle birlikte kolaylaşan yaşam biçiminin çocuklarda fiziksel aktivitenin azalmasına yol açtığını belirtti. Başkülekçi, şu uyarılarda bulundu:
“Günde 2-3 saatten uzun süren televizyon izleme, bilgisayar, tablet veya telefon kullanma gibi hareketsiz aktiviteler, çocuklarda obezitenin en önemli sebeplerinden biridir. Bu aktiviteler, fiziksel aktiviteyi azaltırken, çocukların enerji harcamalarını kısıtlar ve kilo artışına neden olur.”
Yanlış Beslenme Alışkanlıkları Obeziteyi Besliyor
Uzman, modern yaşamın getirdiği beslenme alışkanlıklarının da çocuklarda obeziteye katkıda bulunduğunu belirterek, şu noktalara dikkat çekti:
“Ev dışında tüketilen yiyeceklerde tek bir öğünde yüksek enerji alımı, şekerli ve yağlı besinlerin fazla tüketimi, şeker oranı yüksek içecekler ve düzensiz öğün saatleri, çocuklarda obezite riskini artırmaktadır. Özellikle sebze ve meyve tüketiminin yetersiz olması, bu durumu daha da kötüleştiriyor.”
Psikolojik ve Sosyal Etkiler Obeziteyi Tetikleyebilir
Obezite sadece fiziksel değil, psikolojik sorunlara da neden olabilir. Başkülekçi, ev ortamındaki sorunlar, okul başarısızlığı, arkadaş gruplarından dışlanma gibi durumların çocuklarda beslenme bozukluklarına yol açabileceğini söyledi. Bu durumların, obezitenin psikososyal etkilerini artırarak, çocuğun genel sağlığını olumsuz etkilediğini belirtti.
Ailelere Büyük Görev Düşüyor
Başkülekçi, obezite ile mücadelede ailelerin rolünün çok önemli olduğunu vurgularken, çocukların sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmasında ailelerin bilinçli davranması gerektiğini belirtti. Obeziteyle mücadelenin sadece diyetle değil, bir ekip çalışmasıyla yürütülmesi gerektiğini de dile getiren uzman, bu süreçte diyetisyen, doktor, psikolog ve öğretmenlerin birlikte hareket etmesinin önemini vurguladı.
“Çocuklarda obezite endokrin sistemden kas iskelet sistemine, psikolojik duruma kadar birçok sistemi olumsuz etkiliyor. Bu nedenle, çocukların sağlıklı bir yaşam sürdürmesi için hareketsiz aktivitelerin sınırlanması ve sağlıklı beslenmenin teşvik edilmesi büyük önem taşıyor,” dedi.
Başkülekçi, obeziteyle mücadelede erken müdahalenin önemini vurgulayarak, ailelerin bilinçli bir şekilde hareket ederek çocuklarının sağlıklı bir yaşam sürmesine katkı sağlayabileceğini belirtti.
