İstanbul merkezli “sağlık çetesi” ile ilgili soruşturma yürüten savcı, şok edici bir tehditle karşı karşıya kaldı. Soruşturmayı yürüten savcı Y.E., kendisi ve ailesi hakkında ölüm tehditleri alırken, tehditlerin üç jandarma personeli tarafından yapılan bilgi sızıntılarıyla güçlendirildiği ortaya çıktı. Savcı, makamına yerleştirdiği kamerayla tehdidi anbean kaydetti ve olayla ilgili dokuz kişi gözaltına alındı.
Bebeklerin Ölümüyle Ortaya Çıkan Sağlık Çetesi
Olay, 14 gün boyunca bebeğini göremeyen bir annenin şikayeti üzerine açığa çıktı. İddiaya göre, İstanbul’da bazı doktorlar ve hemşirelerden oluşan bir grup, yenidoğan yoğun bakım ünitelerini kasıtlı olarak dolu göstererek, SGK üzerinden büyük bir dolandırıcılık şebekesi kurmuştu. Yapılan araştırmalara göre, bu çetenin 12 bebeğin ölümüne neden olduğu iddia edildi. Mali Şube Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğü’nün yaptığı incelemelerde, bazı bebeklerin gereksiz yere yoğun bakımda tutulduğu ve günlüğü 8 bin liraya fatura edilen bu işlemlerden 1 milyar TL’yi aşan haksız kazanç elde edildiği belirlendi.
Gazeteci Emrullah Erdinç, YouTube kanalında bu olayı detaylı bir şekilde anlattı ve çetenin hastanelerle kurduğu iş birliği sonucu bebek ölümlerinin gerçekleştiğini söyledi. Erdinç’in aktardığına göre, bebekler yoğun bakımda gereksiz yere tutuluyor, malzemeleri eksik olan hastanelerde yetersiz koşullarda bakılıyor ve sonunda ölüm riskiyle karşı karşıya kalıyorlardı.
Savcıya Ölüm Tehdidi ve Aile Bilgilerinin Sızdırılması
Çetenin ortaya çıkarılmasında önemli bir rol oynayan savcı Y.E., tehditlerle karşı karşıya kaldı. 30 Ağustos’ta, şüpheli avukat A.A., savcıyla önce telefonla, ardından makamında görüşerek, bazı şüphelilerin tahliye edilmemesi durumunda savcıya suikast düzenleneceğini söyledi. Bu tehditleri yaparken, savcının ailesinin yaşadığı yerleri de açık bir şekilde dile getirerek, onlara da zarar verileceği tehdidinde bulundu. Avukat A.A., tehditlerinde uluslararası bir suikast timine atıfta bulunarak, savcıya öldürülmesinin planlandığını belirtti.
Bu tehditler üzerine, savcının makamına kayıt cihazı yerleştirildi ve savcının kişisel bilgilerinin nasıl sızdırıldığına dair bir soruşturma başlatıldı. Yapılan incelemeler sonucunda, savcının aile bilgilerinin üç jandarma personeli tarafından sorgulandığı ortaya çıktı. Bu personelden ikisi ifadeye çağrılırken, başka bir ilde görev yapan üçüncü jandarma için ilgili başsavcılığa talimat gönderildi.
Tehdit Anı Kayıt Altına Alındı
Soruşturmayı derinleştiren savcılık, savcı Y.E.’nin makamına yerleştirilen kamera ve kayıt cihazıyla tehdit anını kaydetmeyi başardı. Şüpheli M.K.Z.’nin, savcıyı açıkça ölümle tehdit ettiği bu kayıtlar, delil olarak soruşturma dosyasına eklendi. Ayrıca, şüphelinin başka kişilerle de görüşerek tehditlerin genişletilmesi yönünde planlar yaptığı tespit edildi.
Dokuz Kişi Gözaltına Alındı
Başsavcılık, olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlattığını ve elde edilen teknik ve fiziki takiplerle dokuz şüphelinin gözaltına alındığını duyurdu. Şüpheliler arasında sağlık personelinden avukatlara kadar birçok farklı meslek grubundan kişiler bulunuyor. Ayrıca, soruşturma kapsamında biri ruhsatsız olmak üzere iki tabanca da ele geçirildi.
Savcılık, yakalama kararlarının ardından şüphelilere yönelik operasyonların sürdüğünü, halen bir kişinin yakalanamadığını ve arama çalışmalarının devam ettiğini açıkladı.
Sağlık Sistemindeki Çarpıklıklar ve Skandalın Yansımaları
Bu skandal, Türkiye genelinde sağlık sektöründeki çarpıklıklara da dikkat çekti. Özellikle yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin, çete tarafından haksız kazanç elde etmek amacıyla kullanılması, sağlık sektöründe denetimlerin yetersiz olduğunu gözler önüne serdi. Yoğun bakıma alınan bebeklerin hayatlarını kaybetmesi, sadece finansal kazanç için insan hayatının hiçe sayıldığını gösteren bu olay, sağlık çalışanlarına olan güveni sarsacak nitelikte.
Sağlık Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlar, olayın üzerine giderek, bu tür çete faaliyetlerine karşı daha sıkı denetimlerin yapılacağını belirtti. Özellikle çocukların ve bebeklerin yaşamlarını tehdit eden bu tür olayların, toplum nezdinde büyük bir infial yarattığı ve adaletin hızla tecelli etmesi gerektiği vurgulandı.
Sonuç: Adaletin Tesisi Bekleniyor
Savcıya yönelik tehdit ve 12 bebeğin ölümüne neden olan sağlık çetesi olayı, Türkiye’nin sağlık sektöründe büyük bir tartışma başlattı. Kamuoyunda geniş yankı uyandıran bu skandal, sağlık sistemine duyulan güvenin sorgulanmasına neden olurken, aynı zamanda hukuk sisteminin bu tür olaylar karşısında nasıl bir tavır takınacağı merak konusu oldu. Soruşturmanın genişleyerek devam etmesi, suçluların adalet önüne çıkarılması ve yaşananların tam olarak aydınlatılması bekleniyor.
